Sosyal medya, tek yönlü bilgi paylaşımından, çift taraflı ve eş zamanlı bilgi paylaşımına ulaşılmasını sağlayan medya sistemidir. Ayrıca sosyal medya; kişilerin internet üzerinde birbirleriyle yaptığı diyaloglar ve paylaşımların bütünüdür.
Diğer bir değişle, Zaman ve mekân sınırlaması olmadan (mobil tabanlı), paylaşımın, tartışmanın esas olduğu bir insanî iletişim şeklidir.
Sosyal medya platformlarında insanlarla buluşur ve iletişimde bulunursunuz. İnsanlara yardım eder, yardım alır, sorularına cevap verir ve kendi sorularınızı sorarsınız. Bu bakımdan sosyal medya resmi olmayan eğitim yollarından da bir tanesidir.
Sosyal medya’nın ve geleneksel medyanın ortak taşıdığı bir karakteristik özellik, küçük veya büyük kitlelere ulaşabilmesidir; örneğin, hem bir blog yazısı hem de bir televizyon programı sıfır kişiye de ulaşabilir milyonlarca kişiye de ulaşabilir. Sosyal medya ve geleneksel medya arasındaki farkları tanımlamaya yardımcı olacak özellikler kullanılan yönteme göre farklılıklar gösterebilir.
Bu özelliklerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
Erişim – Hem geleneksel medya hem de sosyal medya teknolojileri herkesin genel bir kitleye erişebilmesine olanak tanır.
Erişilebilirlik – Geleneksel medya için üretim yapmak genellikle özel şirketlerin ve hükümetlerin sahipliğindedir; sosyal medya araçları genel olarak herkes tarafından az veya hiç maliyetle kullanılabilir.
Kullanılırlık – Geleneksel medya üretimi çoğunlukla uzmanlaşılmış yetenekler ve eğitim gerektirmektedir. Çoğu sosyal medya için bu geçerli değildir veya bazı durumlarda yetenekler tamamen değişmiş ve yenidir, yani herkes üretimde bulunabilir.
Yenilik – Geleneksel medya iletişimlerinde meydana gelen zaman farkı (günler, haftalar, hatta aylar) anında etki ve tepkisi olan sosyal medya ile kıyaslandığında uzun olabilmektedir (Tepkilerin zaman aralığına katılımcılar karar verir). Geleneksel medya da sosyal medya uygulamalarına adapte olmaktadır, dolayısıyla yakın zamanda bu farklılık ortadan kalkacaktır.
Kalıcılık – Geleneksel medya yaratıldıktan sonra değiştirilemez (bir dergi makalesi basıldıktan ve dağıtıldıktan sonra aynı makale üzerinde değişiklik yapılamaz), oysa sosyal medya yorumlar veya yeniden düzenlemeyle anında değiştirilebilir.
Özgürlük – Geleneksel medya ile sosyal medya arasındaki belki en önemli fark özgürlüktür. Geleneksel medya hükümetlerin ve reklam verenlerin baskısı altındadır ve özgürce yayın yapamaz. Sosyal medya ise kolay erişilebilir, herkes tarafından eşit düzeyde müdahale edilebilir, global bir platform olduğundan çok daha özgürdür.
Sosyal medya kullanımı dünyada ve ülkemizde her geçen gün artmaktadır. şöyle ki 77 milyon nüfuslu ülkemizin 37.7 milyonu aktif internet kullanıcısı. Türkiye’de toplamda 40 milyon sosyal medya hesabı bulunuyor. Akıllı telefon kullanımın yaygınlaşması ile birlikte sosyal ağların ve internetin mobil üzerinden kullanımı da arttı. Rapora göre Türkiye’de yaklaşık 70 milyon kişi mobil bağlantı kullanarak internete giriş yapmakta. 2013 ile karşılaştırıldığında, aktif internet kullanıcısının %5, aktif sosyal medya kullacısının ise %11 arttığını görüyoruz.
Ülke olarak günde ortalama 4 saat 37 dakikayı internette, bunun 2 saat 56 dakikasını da sosyal medyada geçiriyoruz. En çok kullandığımız sosyal ağlara bakıldığında ilk üç sırayı Facebook, Twitter ve Google plus alıyor. Bu üçlüyü Instagram, Linkedin ve Pinterest takip ediyor.
Bu sosyal platformların ülkemizdeki kullanım oranlarının ayrıntılı bir şekilde inceleyecek olursak:
Facebook
Aylık aktif kullanım: %58 ile 47.339.020 kişi
İnternet kullanıcıları içindeki oranı: %94
Twitter
Aylık aktif kullanım: %35 ile 12.375.000 kişi
İnternet kullanıcıları içindeki oranı: %72
LinkedIn
Aylık aktif kullanım: %10 ile 8.161.900
İnternet kullanıcıları içindeki oranı: %34
Instagram
Aylık aktif kullanım: %15 ile 12.242.850 kişi
İnternet kullanıcıları içindeki oranı: %34
Google+
Aylık aktif kullanım: %29 ile 23.669.510 kişi
İnternet kullanıcıları içindeki oranı: %75
Görüldüğü üzere sosyal medya ve sosyal platformlar hayatımıza fazlasıyla yerleşmiş durumda. Çağımız yenilikleri takip etme, iletişim kurma, karşılıklı paylaşım ve etkileşimde bulunma çağı olduğundan sizde tüm bu yeniliklere ayak uydurmalı ve sosyal medyadaki yerinizi almalısınız.